Avrupa Hayali Letonya’da mı Başlıyor? Türk Yatırımcılar İçin Golden Visa Fırsatları

 

Avrupa hayali kuranlar için Letonya’nın hikayesi biraz farklı başlıyor aslında.

Geçen yıl bir arkadaşımla kahve içerken konuşuyorduk – o da işini büyütmek, belki Avrupa’da bir şeyler denemek istiyordu. “Letonya mı?” dedi, “Orası nerede ki?” Güldük. Ama sonra araştırmaya başladığımda fark ettim: Baltık’ta, sessiz sedasız, Avrupa’nın kapısını aralayan bir rota varmış. Türkiye’den giden yatırımcılar arasında da giderek daha çok konuşulmaya başlandı.

Letonya neden?

Şöyle düşün. Avrupa Birliği deyince akla genelde büyük şehirler, yüksek maliyetler geliyor. Ama Letonya… Nasıl desem, AB’nin içinde ama henüz o kadar “pahalılaşmamış” bir nokta. Schengen bölgesinde serbest dolaşım var, işini kurabiliyorsun, ailenle taşınabiliyorsun. Üstelik – ve bu kısmı ilginç buldum – sadece gayrimenkul değil, şirket hissesi yatırımıyla da oturum izni alınabiliyor. Yani sen sadece ev alıp beklemiyorsun; işin var, büyüyorsun, ekonomiye katkı sunuyorsun.

Tabii bu “Golden Visa” meselesi yeni değil. Birçok ülke benzer programlar sunuyor. Ama Letonya’nın farkı, girişimci ruhu olan, sadece yerleşmekle kalmayıp bir şeyler kurmak isteyen insanlara daha açık bir kapı bırakması. En azından şu ana kadar gördüğüm kadarıyla.

Peki bu Golden Visa dedikleri tam olarak ne?

Basit bir anlaşma aslında: Sen ülkeye yatırım yapıyorsun, devlet sana ve ailene oturum izni veriyor. Ama “yatırım” derken, sanki bir para yatırıp unutuyormuşsun gibi düşünme. Burada iş daha organik. Bir şirketin hissesine ortak oluyorsun mesela. O şirket büyüdükçe, sen de AB içinde kalıcı bir yer ediniyorsun.

İlk başta biraz karmaşık geldi bana da. “Yani ben bir şirket mi kuruyorum, yoksa sadece pay mı alıyorum?” diye sordum kendime. İkisi de mümkün aslında – duruma göre. Önemli olan, senin için en mantıklı yapıyı bulmak.

Neden Letonya öne çıkıyor? Birkaç sebep var.

Schengen ve AB üyeliği. Bu demek oluyor ki Riga’da oturduğun gün, Paris’e gidebiliyorsun, Berlin’de iş görüşmesi yapabiliyorsun. Sınır kontrolü yok. Bu özgürlük hissi… gerçekten değerli.

Farklı yatırım seçenekleri. Sadece gayrimenkul değil. Şirket hissesi de seçenek. Bence bu, özellikle işini büyütmek isteyen biri için çok daha mantıklı. Sadece bir mülkün sahibi değilsin, aynı zamanda ekonomik bir yapının parçası oluyorsun.

Makul giriş seviyesi. Tabii “makul” kelimesi göreceli – herkes için farklı bir şey ifade eder. Ama diğer Avrupa ülkeleriyle karşılaştırdığında, Letonya hala daha ulaşılabilir duruyor. Tam rakamlar için bir danışmana sormak lazım, çünkü bu işler sürekli değişiyor.

Minimum ikamet şartı. Yılda bir kez ülkeye giriş yapman yeterli genellikle. Yani sen İstanbul’da, Ankara’da, nerede olursan ol, işini sürdürebiliyorsun. Bence bu çok büyük bir esneklik. Bazı programlar “yılda 6 ay orada ol” diyor – kim yapabilir ki bunu?

Aile de dahil. Eşin ve 18 yaş altı çocuklarını da başvuruya ekleyebiliyorsun. Yani sadece sen değil, tüm aile Avrupa’ya taşınabiliyor.

Vatandaşlık ihtimali. 5 yıl sonra kalıcı oturum, sonra – dil ve entegrasyon şartlarını yerine getirirsen – vatandaşlık başvurusu yapabiliyorsun. Garanti değil tabii, ama yol açık en azından.

Şirket hissesiyle nasıl oluyor bu iş?

Burada biraz daha detaya girmek lazım. AB’nin genel yönelimi, “pasif para getir, otur bekle” modelinden uzaklaşmak. Artık aktif girişimciliği, istihdam yaratan, ekonomiye katkı sunan yatırımları tercih ediyorlar. Letonya da bu çizgide.

Şirket hissesi yatırımında şöyle bir mantık var: Letonya’da faaliyet gösteren bir şirkete belirli bir sermaye koyuyorsun. Bu miktar – dikkat, burası önemli – sürekli değişebiliyor. Duyduğum kadarıyla 50.000 Euro’dan başlıyor, ama güncel rakamları mutlaka teyit etmek lazım. Bazı şirket tipleri için daha farklı olabilir.

Şirketin de bazı kriterleri karşılaması gerekiyor. Çalışan sayısı, yıllık ciro gibi. Yani boş bir şirket değil, gerçekten işleyen bir yapı olması bekleniyor. Bir de devlete belirli bir katkı payı ödemen gerekiyor – bunu da unutmamak lazım.

Açıkçası, ilk duyduğumda “Bu biraz riskli değil mi?” diye düşündüm. Ama sonra düşününce, aslında mantıklı. Sen zaten işini büyütmek istiyorsun, Avrupa pazarına açılmak istiyorsun. E, bu senin hedefin zaten. Golden Visa da bunun üzerine bir bonus gibi geliyor.

Süreç nasıl işliyor?

Deneyimli insanlarla konuştuğumda öğrendim ki, işin sırrı doğru planlama ve sabır. Şöyle ilerliyor genelde:

Önce danışmanlık alıyorsun. Hangi şirket yapısı senin için uygun? Ortaklık mı, yoksa yeni bir şirket kurmak mı daha mantıklı? Bu kararı vermek için biraz araştırma gerekiyor.

Sonra belgeler. Pasaport, sabıka kaydı, mali durumunu gösteren evraklar… Liste uzun. Ama iyi bir danışman bu süreci çok kolaylaştırıyor.

Yatırım gerçekleşiyor. Belirlenen tutarı şirkete aktarıyorsun, tüm dekontları topluyorsun.

Resmi başvuru yapılıyor. Letonya Göç İdaresi’ne dosyan gidiyor.

Sonra bekleme süresi. Doğru yapılmışsa, 2-3 ay içinde sonuç alınabiliyor. Bazı durumlarda biraz daha uzayabiliyor tabii.

Onay çıkarsa, oturum kartını alıyorsun. Genelde 5 yıllık bir süre için veriliyor, sonra yenilenebiliyor.

Gerçek deneyimler ne söylüyor?

Geçen ay bir danışmanla konuşmuştum. Yıllardır Avrupa göç ve yatırım işleriyle uğraşıyor. “Letonya,” dedi, “sadece bir kağıt değil. Sen orada bir ağın parçası oluyorsun. Riga’da teknoloji firmaları var, lojistik şirketleri var. Türk yatırımcılara açıklar. İşini geliştirmek istiyorsan, burası gerçekten akıllıca bir başlangıç noktası olabilir.”

Tabii herkes için aynı şey geçerli değil. Biri için mükemmel olan, diğeri için hiç uygun olmayabilir. Ama şunu gördüm: İşini büyütme hedefi olan, Avrupa pazarına açılmak isteyen girişimci tipler için Letonya gerçekten mantıklı bir seçenek.

İleriye baktığımızda…

AB genelinde bir şey değişiyor. Pasif gayrimenkul yatırımları eskisi kadar rağbet görmüyor artık. Bunun yerine aktif girişimcilik, teknoloji, üretim… Letonya da bu dönüşümün içinde. Dijital girişimciler, küçük ve orta ölçekli işletmeler için cazip bir merkez olmaya devam edecek gibi görünüyor.

Bence – ve bu tamamen benim görüşüm – önümüzdeki yıllarda bu tür yatırım bazlı oturum programları daha da yaygınlaşacak. Ama aynı zamanda şartlar da sıkılaşabilir. Yani “şimdi”nin avantajlı bir zaman olduğunu söyleyebilirim. Kim bilir, birkaç yıl sonra belki de çok daha zorlaşır.


Sorularınız mı var?

Letonya Golden Visa konusunda kafanızda soru işaretleri varsa, bizimle konuşabilirsiniz. Şirket hissesi yatırımı, yatırım tutarları, sizin durumunuza özel şartlar… Hepsini birlikte değerlendirebiliriz.

Aramaktan çekinmeyin: 0 (542) 323 66 03


© 2025 e-veri.com — Tüm Hakları Saklıdır